Son yıllarda vergiye dair çok sayıda af yasası yayınlanarak günlük ve ticari hayatımıza girdi. Bunların bir kısmı salt vergi kanunlarına dair düzenlemeler içermekte idi. Bazıları da Torba Kanun şeklinde; vergi, diğer kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik ön görmekte idi.
Bu Af Yasalarından kapsamlı olanlardan biri 2018 yılında Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7143 sayılı Kanundu.
Akabinde 2021 yılında Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7326 Sayılı Kanun yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Son yıllarda yayınlanan bu her iki yasa da, matrah artırımı, vergi borçlarının yapılandırılması, stok affı, kasa affı, dava aşamasında bulunan vergi alacaklarının belli şartlarda tasfiye edilmesi gibi geniş kitlelere hitap eden kapsamlı vergi af yasaları idi.
Maalesef son birkaç yıldır çıkan af yasaları ile; vatandaşta ve vergi mükelleflerinde iki-üç yılda bir vergi affı ihdas edileceği beklentisi ortaya çıkmaya başladı. Yaklaşan genel seçimlerin varlığıyla da birlikte bu talep son zamanlarda sıkça dillendirilmeye başlandı. Dolayısıyla açık bir şekilde ifade etmek gerekirse bir af yasası için yeterli beklentinin oluştuğu kanaatindeyim. Mevcut siyasi iktidarın böylesine mühim bir seçimin arefesinde böyle bir af yasası beklentisini karşılıksız bırakacağını düşünmüyorum doğrusu!
07.10.2022 tarihinde de Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisine tevdi edildi. Peki bu kanun teklifi de yukarıda değindiğimiz 7143 sayılı Yasa ve 7326 Sayılı Yasa gibi kapsamlı bir vergi affını ihtiva eden düzenlemeler içermekte miydi?
Bu beklentide olanlar için üzülerek belirtmem gerekir ki, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan bu kanun teklifi, matrah artırımı, stok affı, kasa affı, borç yapılandırması gibi temel düzenlemeleri kapsamamaktadır.
Peki beklentileri karşılayacak kapsamlı bir vergi affı çıkar mı? Çıkacaksa ne zaman çıkar? Yılların birikimi olan kamu tecrübeme dayanarak ifade edebilirim ki, böylesine kapsamlı bir vergi affı yasası kuvvetle muhtemel çıkacaktır. Yukarıda da değindiğim gibi ülke, genel seçim sathına girmişken böylesine çok sayıda seçmen kitlesinin oluşan bu beklentisi, siyasi irade tarafından karşılıksız bırakılmayacaktır.
O zaman bu yasa çıkacaksa hangi ayda çıkar? Yine tecrübelerime dayanarak ya yıl sonunda ya da 2023’ün Mayıs ayında çıkacağını tahmin ediyorum. Bilindiği üzere, bir mali yıl kapanmadan o yıla ilişkin matrah artırımına ilişkin bir af yasasının yayınlanması teknik olarak mümkün değildir. Mali yıl ise Kurumlar Vergisi Mükellefleri için takip eden yılın Nisan ayı sonu itibariyle verilen Kurumlar Vergisi Beyannamesi ile sona erer. En son 2021 yılında yayınlanan 7326 sayılı af yayası 2020 yılını kapsamakta idi. Bu nedenle yeni çıkacak af yasasının hem 2021 hem de 2022 yılını kapsayabilmesi için 2022 Mayıs ayına ihtiyaç vardır.
Peki geçtiğimiz günlerde Meclise sunulan Kanun Teklifi ne gibi düzenlemeler içermektedir?
1-İşverenlerce çalışanların 1.000 Türk Lirasına kadar olan elektrik, doğalgaz ve ısınma giderlerin ödenmesi amacıyla sağlanan menfaatler gelir vergisinden istisna edilmekte ve bu ödemelerin sigorta prim kesintisine tabi tutulmaması sağlanmaktadır.
Elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki aşırı yükselmeye karşı çalışan kesimi korumak, işverenin yapacağı bu yardımların ücret sayılmaması ve vergiye tabi tutulmaması diğer taraftan SSK primine tabi olmaması işçi ve işveren açısından önemli avantajlar sağlayacaktır.
2-Yurt dışındaki onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerde çalışan hizmet erbabının ücretleri gelir vergisinden istisna edilmektedir.
Ülke dışında faaliyet gösteren müteahhitlerimizin kanayan yaralarından biri olan yurt dışı çalışanların gelir vergisi stopajları ve dolaylı olarak damga vergileri bu düzenleme ile vergiden istisna edilmektedir.
Düzenleme ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri için bu işlerde çalışmak üzere işveren tarafından yurtdışına götürülen ve fiilen yurt dışında çalışan işçilerin, yurtdışından karşılanarak yapılan ücret ödemeleri gelir vergisinden ve damga vergisinden istisna edilmektedir.
3-Çalışanlara yemek bedeli olarak yapılan günlük belirli bir tutarı aşmayan ödemeler, kullanım amacına bakılmaksızın doğrudan gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Oysa ki şu anki uygulamaya göre, işverenler tarafından çalışanlara sadece işyerinde veya işyerinin müştemilatında yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatler gelir vergisinden istisna edilmiştir.
İşveren tarafından işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda ise çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin ilgili yıl için belirlenen tutarı (2022 yılı için 51TL'yi) aşmaması ve buna ilişkin ödemenin yemek hizmetini sağlayan firmalara yapılması şartıyla bu tutara kadar olan ödemeler (2022 yılı için 51 TL) vergiden istisnadır.
Yapılan düzenlemeyle, yemek bedelinin çalışanların banka hesabına yatırılması ve çalışanlarca bu ödemelerin yemek hizmeti veren işletmeler dışında da örneğin market alışverişinde kullanılması durumunda yapılan yemek bedeli ödemesi de vergiden istisna olacaktır.
4-Döviz ve altınlarını Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüştüren mükelleflerin elde etikleri faiz ve kâr paylarına sağlanan kurumlar vergisi istisnası 2022 yılı sonunda kadardı. Yapılacak düzenleme ile bu süre 2023 yılının sonuna uzatılmaktadır.
5-Elektrik enerjisi üretiminin teşvik edilmesi amacıyla, lisanssız olarak apartmanların çatı ve cephelerinde kurulan elektrik üretim tesislerinde 25 Kw’ya kadar elektrik üretip enerji tedarik şirketlerine satan gerçek kişiler, gelir vergisinden muaf esnaf kapsamındadır. Yapılacak düzenleme ile bu 25 Kw’lık vergisiz elektrik üretimi sınırı, 50 Kw’ya çıkartılmaktadır.
6- Sermayenin , işletmeden çekilmesi halinde vergilendirilmeyecek olan ayni veya nakdi sermayenin dışında farklı unsurları da barındıran şirketlerin, sermayelerini azaltmaları durumunda, sermayenin hangi unsurunun ne kadar tutarda azalacağı ve azaltmaya konu edilen bu unsurlar üzerinden nasıl vergileme yapılacağı hususu netleştirilmektedir.
7-COVID-19 salgınını önlemek amacıyla alınan tedbirlerin ihlal edilmesi sebebiyle verilen idari para cezalarının tahsilinden vazgeçilmesi düzenlemede yer almaktadır. Keza, salgın sebebiyle ödenen kısa çalışma ödeneği ile nakdi ücret desteği ödemelerinde hatalı işlemlerden kaynaklanan tüm fazla ödemelerin terkin kapsamına alınması yani mükelleften geri alınmaması hususlarına düzenlemede yer verilmiştir.
8-Bağımsız Denetimin Ülkemizde yürütülmesi, gözetimi ve denetiminden sorumlu Kamu Gözetimi Kurumunun görev ve yetki alanları yeniden belirlenmiştir.
9- Öğrenim kredisi alan öğrencilerin; borçların iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadarki sürede ve aldıkları miktar tutarında ve ayrıca aylık dönemler halinde ödemelerine imkân tanınmaktadır.
10-Temel ihtiyaçlara denk gelen elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan küçük tutarlı borçların, icra takiplerinin sonlandırılmasını özendirmek amacıyla bu alacakların 'değersiz alacak' kategorisine alınması ve işletme kayıtlarından çıkarılabilmesi sağlanmaktadır.
Ayrıca, varlık yönetim şirketlerince takip edilen ve anaparası belli tutan aşmayan alacakların, anaparasının yarısı Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinden karşılanarak ödenmek suretiyle kalan kısmının, vekâlet ücreti, faiz ve benzeri ek yükümlülüklerin takibinden vazgeçilmesi sağlanmaktadır.
11-Tıp Fakültesi öğrencilerinde olduğu gibi Diş Hekimliği Fakültesi son sınıf öğrencilerine de asgari ücret kadar bir ödemenin yapılması hususu düzenlenmektedir.
Yasa teklifinde başka hususlara ilişkin düzenlemeler de yer almakla birlikte, vergi, mali ve genel kamuoyunu ilgilendiren hususlara açıklık getirmeye özen gösterdik.
Faydalı olması dileğiyle…
Mehmet DEMİR
Yeminli Mali Müşavir