Ali Sabancı : İyi olun , iz bırakın

Hayatı kendin planlamak ve içindeki girişimci ruhu dinleyerek başarılara yol almak insanların temel hedeflerinden birisi. Bu sayımızda Türkiye’de girişimcilik öyküsü ile fark yaratmış biri olan ve “Soyadınız ne olursa olsun takip etmeniz gereken üç adım var: “Düşün,planla ve dene” prensibi ile girişimciliğini tecrübesini gençlere aktaran Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Sn.Ali Sabancı ile hayatı,girişimciliği ve Gaziantep’te olmak üzere birçok konuda keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. -Ali Sabancı nasıl biridir? Adana’da doğmuş, Almanya, İngiltere’de yaşamış, Amerika’da okumuş, çalışmış, ardından ülkesine dönüp bir süre bankada veznedar olarak çalışmış, Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinde önemli bir pozisyondayken istifa edip girişimciliği seçmiş, en önemli sermayesi ise itibarı olan biridir… -İş Hayatınızda hızlı karar almanızın püf noktası nedir? İş hayatında hızlı ve doğru karar almanın yolu tecrübeli kişilerden oluşan iyi bir ekip kurmaktan geçer. İyi bir ekip hem şirketinize kredibilite kazandırır hem de işi yüceltir. Herkesin kendi uzmanlık alanından sorumlu olduğu ve bilginin doğru paylaşıldığı bir ekipte başarı kaçınılmazdır. -Hayatında bu kadar hızlı ve radikal kararlar alan bir insan olarak ev ve iş hayatı dengesini nasıl kuruyorsunuz? Muhakkak dengeli bir hayat yaşamalı insan. İnsan; evini, kendini hiç ihmal etmemeli. Ancak böyle olursanız işte daha dinamik olursunuz. İşim dışında zamanlarımı hobilerime ayırıyorum. Su altına dalmayı çok severim, kitap okumaya bayılırım. Senede en az toplam bir ay seyahat ederim ailemle. -Bir güne başarı sığdırmak mı yoksa başarıları hayatınıza yaymak mı? Başarılı ve girişimci bir insan olarak bir gününüz nasıl geçer? Başarılar bir günde gelmiyor, sürdürülebilir başarı için düzenli çalışma ve istikrar şart. Günümün ilk yarısı genelde ofisimde geçer, ekip arkadaşlarımla toplantılarım, dışarıdan gelen misafirlerimle görüşmelerim olur, ardından mutlaka ofisteki spor salonumuzda spor yapmaya çalışırım… -Sabancı Ailesi’nin 3.Kuşak üyesi olarak siz ayrılmayı tercih ettiniz. Bu ayrılığın size özgür girişimcilik bazında ne gibi faydaları ya da zararları oldu? Valla, aslında Holding’ten ayrılırken ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Zaten Sakıp Amcam da, 'Risk almıyor musun oğlum? Burada ofisin, sekreterin var ' dedi. 'Ya amca' dedim, 'Önce sizlere teşekkür etmeliyim, sizin sayenizde zengin biriyim. İtibarım da fena değil. Düzenli bir ev hayatım, iyi bir eğitimim var. Bir de sadece 34 yaşındayım. Bu riski ancak şimdi alabilirim. Ben bunu 45 yaşında yapamam.' Denemem gerekiyordu ve denedim iyi ki de yapmışım. Herkese denemesini tavsiye ederim. O kadar memnunum ki hayatımdan. Mart’ın başında Sabancı Holding'den ayrılınca kendimi sudan çıkmış balık gibi hissettim. Nasıl olsa önümüz yaz, hafta sonları kaçarım, dalarım, Eylül ayı gibi de her şeye yeniden başlarım gibi bir hayalim vardı ama 17 Mart’ta ESAS'ta başladım. Çünkü duramadım. 2005'in Ocak ayında da Pegasus bizim oldu. -Sizce yönetmek, kuralcı bir patron profilinden çok mütevazilik ile çalışanı kazanmak mıdır? Pegasus’ta çalışan kavramını hayatımızdan çıkarttık, her bir arkadaşımız birer “aile bireyi” bizim için. Yeni fikirlerin ve açık iletişimin desteklendiği yüreklendirici, güleryüzlü ve işine tutkuyla bağlı aile bireylerinin oluşturduğu bir kültür Pegasus kurum kültürü. Sürdürülebilir başarıyı da bu kurum kültürü sağlıyor. Eğer girişimciyseniz izin verin şirketiniz sizden önde gitsin. Egonuz olsun ama arka cebinizde olsun, ortaklarınıza güvenin, kendinize güvenin ama şirketin önünde durmayın, şirkette mutlaka sizden akıllı insanlarla çalışın. Ben demeyin, her zaman Biz deyin. Bu hem size hem de şirkete kazandıracak bir bakış açısı. Yönetim egosu, “Tek Adamcılık” şirkete de size de kaybettirir. -Önemli bir Sosyal Toplum Kuruluşu(STK) olan TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyorsunuz. Böyle bir STK’ya önderlik ederken konu gençler olunca üzerinizde daha çok sorumluluk hissediyormusunuz? TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanlığı görevine 2009 yılında başladığımda girişimcilik oranımız %6, Girişimcilik Ekosistemi’nde TOBB GGK’nın yanı sıra sayabileceğimiz aktörler bir elin parmaklarını geçmeyecek kadardı. Bugüne baktığımızda ise ülkemizin girişimcilik oranı %12’ye yükseldi, artık neredeyse her üniversitede bir kuluçka merkezi bulunuyor, Hazine Müsteşarlığı’ndan Melek Yatırımcı Lisansı almış 387 melek yatırımcımız var, yine Hazine Müsteşarlığına akredite olmuş 13 melek yatırımcı ağımız var… Röportajın devamını Okumak için Abone Olunuz.. Dergimize Abone Olmak için Tıklayınız..